Bilgisayarlar artık her yerde. Evimizde, iş yerimizde, arabamızda, çantamızda, cebimizde ve sürekli elimizde hatta sık sık kucağımızda. Artık o kadar ergonomik ve pratikler ki onlarsız hayat düşünülemez.
Bilişim teknoljisi geliştikçe ve hızlandıkça, bilgisayarların hayatımızı işgal ettiği zaman miktarı da artıyor. Oturduğumuz yerden tatillerimizi organize ediyoruz, alış veriş yapıyoruz ve belki de en önemlisi işimizi yapıyoruz.
Yirmi yıl önce ofisler daha genişti; çalışanların zamanı dosyaları değerlendirmek, birşeyler yazmak (elle veya daktiloyla), okumak, telefona bakmak veya faks çekmek gibi birbirinden farklı dikkat, vücut pozisyonu ve hareketler içeren aktivitelerden oluşuyordu. Bugün bu aktivitelerin çoğunu hiç yerimizden kalkmadan, bel – boyun omuz – diz ve el pozisyonumuzu nadiren değiştirerek ve gözümüzü nerdeyse monitörden hiç ayırmadan ve kırpmadan bilgisayar başında yapıyoruz.
Evet. Bilgisayar monitörü karşısında uzun süre kaldığımızda; gözlerde yorgunluk hissi ve ağrı, kuruluk hissi ve bunu takip eden reaktif sulanmalar, yanma – batma, kızarıklık, bulanık görme, kolay odaklanamama, geçici çift görme gibi gözü etkileyen sorunlar ortaya çıkmaktadır. Uzun süre değişmeyen pozisyon nedeniyle, göz bulgularına sırt, omuz ve boyun ağrıları gibi bedensel belirtiler de eşlik edebilir.
Monitör karşısında çalışmanın gözlerinizi yorduğunun ve rahatsız ettiğinin farkındasınız ama işinizi de yapmak zorundasınız. O zaman bu birkaç öneri size yardımcı olabilir.
Ekran başında uzun süreli yakına odaklanarak çalışmak gözleri yorar. Yirmi dakikada bir, ortalama yirmi saniye yaklaşık yirmi metre uzaktaki bir nesneye bakın ve odaklanın. Bu hareket gözlerinizi rahatlatacak ve yakına uyum ve konsantrasyonunuzu tazeleyecektir. Baş ağrılarınızın ve göz yorgunluğunuzun azaldığını hissedeceksiniz.
Görüş kalitesi ekrandaki karakterlerin büyüklüğü, yapısı, stili, kontrastı ve çözünürlüğünden etkilenir. Görüntü kalitesi arttıkça gözün arama refleksi daha az sıklıkta kullanılır ve daha az göz hareketi ile işimizi tamamlarız. LCD teknolojisindeki gelişmeler elektronik okumada göz yorgunluğunu azaltarak çalışanların görüş ve iş performansını arttırmaktadır. Monitörünüzün arka planı açık renkte, karakterler koyu renkte olmalı. Arka plan renginin sık değiştiği ekranlar gözün iris kaslarının çabuk yorulmasına neden olur. Büyük ve küçük karakterlerin bir arada olduğu yazılar, hepsi büyük karakterde olan yazılara gore gözü daha az yorarlar. Küçük puntoda yazı ve karakterlerle çalışmayın. Üzun süre küçük puntoda yazı okumak yakın – uzak odaklanma problemleri ve ciddi baş ağrılarına neden olabilir.
Tavandaki parlak bir floresan lamba, çok geniş ve aydınlık bir pencere veya ekrana yakın ve parlak bir masa lambası, ekrandaki karakterlerin daha silik görünmesine neden olurken ekrandan gelen ışık yansıması ve ışık saçılması erken yorulmanıza ve baş ağrılarına sebep olabilir. Bu durumlarda ekran filtreleri de görüntü kalitesinin arttırılmasına yardımcı olabilir.
Yapılan çalışmalar, ekran – göz arasındaki mesafe arttıkça göz yorgunluğunun azaldığını ve iş performansının arttığını göstermektedir. Ayrıca monitörü mutlaka göz seviyenizin altında tutun. Göz seviyenizden yukarıda yerleşimli ekran hem gözlerinizde kuruma ve yorulmaya yol acacak hem de ciddi boyun ağrılarına neden olacaktır.
Uzun süre ekran karşısında çalışanlarda göz kuruluğu belirtileri sık görülür. Bunun nedeni göz yaşının yeterli salınamaması değil, çabuk buharlaşmasıdır. Normalde 3-4 saniyede bir refleks olarak gözlerimizi kırpar ve göz yaşının göz yüzeyine dağılmasını sağlarız. Ekran başında konsantre bir şekilde çalışırken göz kırpma sıklığın azalır; özellikle klimatize ofis ortamlarında bu durumm göz yaşının erken buharlaşmasına neden olur. Kuruluk yanma, batma ve erken yorulmaya neden olduğu gibi bulanık görme ve odaklanma sorunlarına da yol açabilir. Bu nedenle, ekranda çalışırkern gözlerimizi daha sık kırpmaya özen gösterelim, gerekli hallerde suni göz yaşı damlaları destek olarak kullanılabilir. Kirpik diplerinin temizliği ve bakımı da göz yaşı kalitenizi düzeltecektir.
İşin aslı dinlendirici diye bir gözlük yoktur. Ancak gözlerinizde bir kırma kusuru varsa miyop (video), hipermetrop, astigmat (video) gibi) bunu gözlük, kontakt lens veya lazer tedavisi (video) ile düzeltilmesi çalışırken görmenize destek olur, göz yorgunluğu belirtilerini iyileştirerek iş performansınıza katkıda bulunur. Gözlerinizin çabuk yorulduğunu düşünüyorsanız göz doktorunuz gözlük takmanıza gerek olup olmadığını söyleyebilecek en yetkili kişidir. Kırk yaşından sonra yakını görmeyle ilgili sorunlar ortaya çıkabilir; yakın – ara mesafe için okumaya destek amacıyla gözlük kullanabilirsiniz.